Badger Bali Balm

Bir çoğunuzun benim organik ürünlere taktığımı, hatta kullandığım bakım ürünlerinin doğal olması ile ilgili obsesyonlarımı biliyorsunuzdur. Bu yürüdüğüm yolda organik markaları denemekten çekinmiyorum. Zira kimyasal ve oldukça pahalı ürünlerle cildime yıllarca zarar verirken, neyse ki son 2-3 yıldır organik ve mineral ürünlerle cildimi yeniden mutlu edebiliyorum.



Badger balm 1995 yılından beridir doğal, katkısız ürünler üretmenin derdinde bir marka. Üstelik 1995 yılında kendi evlerinin mutfaklarına başlamışlar üretime. Hikayesi de çok eğlenceli. Markanın mimarı olan Bill marangozdur ve aletlerin ellerinde yarattığı kuruluğu, çatlamaları iyileştiren bir ilaç veya krem bulamamaktadır. Soğuk New Hampshire günlerinde ellerine iyi gelecek hiç bişey yoktur. Çektiği ağrılı, sızılı eller onu mutfağa sokar ve kendisi için bir krem geliştirir. Bu kremde, saf zeytinyağı, balmumu, aloe vera, hint yağı ve beyaz kayın ağacı yağı kullanır. Sonuç ise mükemmeldir, İngiliz Bill istediğini başarmış ve Badger Balm'ı yaratmıştır.

**Sertifikalı bir organik marka olduğunu da söylemeliyim

Yaklaşık 2 ay önce aldığım Badger Balm setlerini arka arkaya elimden geldiğince tanıtmak istiyorum. Öncelikle Badger Bali Balm




İçeriğinde; saf zeytinyağı, balmumu, jojoba yağı, kakao yağı, lavanta yağı, çehri bitkisi yağı(çilek ailesinden bir bitki), solucan otu yağıi ylang ylang yağı, misket limonu yağı, sicila portakalı ve tatlı portakal özleri var.

Kokusunda özellikle portakallar, misket limonu (lime) ve lavanta dominant. Yapısı çok yumuşak ve az miktar kullanmak yetiyor. Özellikle güneş sonrası hassas yerlere kullanabilirsiniz ama tüm vücut için, her zaman ve her yerde kullanabilirsiniz. Ben omuzlarıma kullanıyorum güneşten sonra ve aslında hep yanımda taşıyorum çünkü nereyi yumuşatmak istersem sürüyorum, ferahlatıp yumuşatıyor. Bu küçük kutu (21 gram) bana oldukça uzun gidecek gibi. Nerden aldığıma gelince ebayden aldım çünkü TR'ye gönderim yapan sitelerin kargo parası biraz pahalı. Siz de ebayde bir araştırıp öyle deneyin derim. Tabi eğer ihityaç listenizde böyle bir ürün varsa...

Şu kunduzun hamaktaki keyfine bakın, denize karşı kumsalda tualini de almış şövalesinin üstüne değmeyin keyfine :)

EDM Summer Stroll Allık

Keşke bu allığı herkesin yakından görme şansı olsaydı. Yazın başından beridir hep aynı allığı kullanıyorum nerdeyse. Adı üstünde "Summer Strol" yani yaz gezintisi veya yazda gezmek gibi...

Efendim Everyday Minerals'ı bilmeyeniniz yoktur ve onların allıklarının ününü duymuşsunuzdur.

Daha önce bir çok allığın rengini vekendisini bu postta yayınlamıştım.

Summer stroll koral ve pembe rengin müthiş bir karışımı eğer simli allıkları sevmiyorsanız ve ışıltıyı seviyorsanız tam size göre, costa chic ruj ile (bir önceki postta var) bu allığı kullanıp ortalığı kasıp kavurabilirsiniz.

Bu fotoğrafların hepsi güneş ışığında flaşsız çekilmiştir...



Elimdeki ışıltının güzelliğine bakın lütfen, bende makyaj var diyen bir surat değil de sağlıklı bir ışıltı yaratıyor yüzde...


Bu arada bu postu yazarken de geciktim beni affedin. KKTC'de elektrikler sık kesiliyor bu aralar

MAC Euristocrats II Costa Chic Ruj ve Golden Rose Oje

Artık bu kız da baydı dediğinizi duyar gibi oldum ama yaz olduğundan mütevellit ruj ve oje kombinasyonları buluyorum.

Bu SaR arkadaşınız boş durmadı ve MAC Euristocrats II koleksiyonundan bir ruj ile açılışı yaptı, e ruj yazlık olur da uygun oje bulunmaz mı? Bulunur tabii, işte fotolar









Bu ruj Frost olmasına karşın diğerlerine oranla biraz daha zor sürümü varmış gibi geldi bana ama renk olarak yanık tende daha iyi duran bir renk yok. Mükemmel bir uyum. Koral renk müthiş zaten her ten ile de uyumlu. Bu ruju alın valla bana dua edeceksiniz. Allık olarak da Everyday Minerals Summer Stroll kullanıyorum bunlarla birlikte, hatta yarın onunla ilgili bir post olacak burda...



Bu ojeyi aldığım gün ruju da aldım ojeyi bulmak tesdaüftü, 1 haftadır yazıcam bu yazıyı, tırnaklarımdaki oje 1 haftalık ama o kadar dayanıklı çıktı ki şaşırdım. (Tabi artık soyulmaya başladığı açık) Bi de havuzdan çıkmıyorum bu arada.
Bu serideki diğer renkleri de harika. KKTC Fiyatı: 3.5 TL

Cici Claire's Lipglosslar

Biliyorum görüntüye çok önem veriyorum ama napayım dayanamıyorum. Bu şipşirin glossları indirimdeyken almıştım. Gloss olarak bir işe yaramıyorlar, üstelik yapış yapışlar ve kullanımı da kolay değil. Ama bu şirin elmacığın içine o yuvarlak ayna, mis kokulu glosslar koyunca insan alamadan duramıyor. Zaten fiyatı 3.5 TL idi aldığımda o yüzden asla şikayet etmiyorum. Hatta rujun üstüne sürdüğüm zaman rujun kalıclığını arttırıyorlar ve banyoda aynamın önünü süslüyorlar.









Hiç renk farkı yaratmıyor dudaklarda, deneyip siz de görmelisiniz, beğenmezseniz süs olur valla

Golden Rose Pretty Color Oje

İşte söz verdiğim gibi ojem ve markası. Çok aşık olunası bir renk, oldukça kalıcı. Eğer hem ayaklara hem de ellere 2 kat sürecekseniz, bu şişeyi sadece 2 kez kullanabilirsiniz. Zaten renk tam yaza göre. Bu ojeyi elimde her gören 1 tane aldı, burdaki fiyatı birazcık pahalı 1.5 TL ve 2-4 kullanımlık (çift kat sürülünce). Tek kat sürülünce şeffaf bir pembe gibi oluyor 2 kat sürümü daha güzel. Renk numarası 142, ben bu renge bayıldım ya siz?

Keçeli Göz Kalemlerinden Bir Demet

Eğer o gün makyaj yapmayı canınız istemiyorsa gözlerinize kalem çekmeyi deneyin, göz bakışlarınıza anlam kazandıracak ve tüm dikkati gözlere çekecektir. Hele rimelle birlikte sürüldüğü zaman, ruj, pudra, allık, vs ihtiyaç bile duymayabilirsiniz. Ben de bugün kçeli göz kalemleri ile ilgili bir post yapayım da, beni izleyen kızlar tatile giderken bir fikir edinsinler diye düşündüm. (Tatile çıkmayanlar için tabi :p)



Öncelikle en favorim olan Kajal'ı anlatmalıyım; heryerde bulmak zor olsa da, çok uzun ömürlü dove sabun ile rahatça çıkan ama deniz, havuz gibi yerlerde bulaşma bozulma yapmayan bir kalem (tabi gözlerinizi çok ovuşturmamanız lazım) Hassas gözler için uygun mu bilmiyorum ancak fiyatı 10 TL ve aylarca kullanabiliyorsunuz. Kozmetikçilerden ısrarla isteyiniz :D

ELF'in kalemi denizde biraz daha dayanıklı, KAJAL kadar uzun süre kullanamıyorsunuz ancak ucundan dolayı daha esnek bir kullanım sunuyor. Zaten ABD sitesinde 1 Dolar, İngiltere sitesinde de 1.5 Pound dolayısıyla verdiğiniz paranın kat ve kat daha iyi bir ürününüz olmuş oluyor.

Flormar, tek çekişte simsiyah bir çizgi yapabiliyor ancak 1 ayda bitiyor. Fiyatı 3 TL ve aslında tam tatillik çünkü denize havuza çok dayanıklı üstelik simsiyah yapıyor tek çekişte.

Nivea da Kajal kadar uzun süreli, hatta belki daha da uzun bir kullanım süresi var ancak 1 Nivea alacağım parayla 2 Kajal alırım zira fiyatı 20 TL idi en son. Tek farkları niveanın kalemi dove sabunla biraz daha zor çıkıyor, gözleri ovuşturmak gerekebilir. O açıdan hassas gözleri olanlar, ovuşturunca kızaranlar için çok uygun olmayabilir. Hemen şunu da eklemeliyim ki Kajal bulamadığım zaman Nivea almayı tercih ediyorum çünkü gerçekten de kaliteli.



Aşağıda gözümde gördüğünüz Kajal bitmek üzere olan bir kalem yine de hem de bir kerede istediğim incelikte çizgi çekebiliyorum.



Burda elimde gördüğünüz kalemleri dove kullanarak hafifçe silmek suretiyle yıkadım ve farkı görün istedim.


Bi de uçlarını gösterdim mi bu iş tamamdır :D

Ruj, Oje, Dudak Kalemi Uyumu

Daha önce dikkat ettiniz mi bilmiyorum ayaklarda, ellerde aynı oje rengi ruj ile birleştirip sade bir göz makyajı ile tamamlanınca çok güzel makyajı oluyor. Ben de kendim uyguladığım bir tarzı sizlerle paylaşmak istedim.

Öncelikle hayatımda ilk kez bir Max Factor (MF) oje kullanıyorum ve sanırım bundan sonra sadece MF oje kullanacağım. Renk seçenekleri çok geniş olmasa da renklerin yoğunluğu, tırnağa sürülüşü mükemmel. Şu ana kadar en çok para verdiğim oje markası Givenchy idi (ki 6-7 yıldır almıyorum) ancak MF almak aklımın ucundan geçmemişti. Bu fuşya pembe arası rengi görünce denemek istedim. Oje 2 haftadır ayak tırnaklarımda olmasına rağmen soyulma dahi yapmadı. Bugün fotoğrafı çektikten sonra çıkardım ve diğer koyu renk ojelerde olduğu gibi tırnak kenarlarında birikme de yapmadı. Sıradan bir aseton ile rahatça çıkardım.



Laf aramızda :D artık golden rose, max factor ve rimmel ojelerden almak istiyorum sadece. Bu 3 marka oldukça iyi aklınızda olsun.

Neyse efeem, bu ojenin renk adı pink flame yani Türkçesiye pembe alev :) Tam da uygun bi yaklaşım olmuş

Kombinlediğim ruju daha önce tanıtmışıtım MAC Impassioned; buraya tıklayarak o yazıyı okuyabilirsiniz.



Aşağıdaki dudak kalemlerini www.cherryculture.com'dan başka siparişlerle birlikte 1 er Dolara almıştım. Çok kullandığım ürünler olmasa da, gece sürmek ruju belirginleştiriyor. Fiyatına göre aldığınız ürün mükemmel ötesi, yumuşacık bir dokusu var ve kalemlerin uzun olması ( 2 ve 2.3 gr) uzun süreli kullanmak anlamında. Başka siparişlerinizin yanında eğer kullannıyorsanız bu kalemleri eklemeyi unutmayın.





Öneri: Gözlerinize sadece beyaz sedefli far ve yoğun rimel uygulayın, alt kirpiklerinize de uygulayın ama hafifçe. Aynı renk ojeyi el ve ayaklarınıza sürün. Allık rengi aynı değil de varla yok arası sürülmüş bir bronzer ile tamamlayın. Açık renk bir elbise ile kullandığınızda mükemmel görüneceksiniz...

İndirim Haberi

Daha önce tanıttığım Eyeko burdan tıklayarak okuyabilirsiniz...

Büyük bir indirim yapmış burada gördüğünüz ürünleri sadece 25 Sterline veriyorlar. Kargo yok, eğer denemek istiyorsanız bu fırsatı kaçırmayın.

SaLLy Hansen Dudak Parlatıcılar

Yine olanlar oldu kameramı kaybettim ve Nuh'un zamanından kalma 3.2 Mega Piksellik kamerayla lipgloss fotosu çektim Umarım en kısa zamanda bulurum veya bi şekilde yeni alırım.

Efendim lipgloss söz konusu olunca markaya pek önem vermem ancak yine de herhangi bi vaadi olan lipglossları denemeden duramam.

Sally Hansen'ın bu iki glossu renk olarak birbirine çok yakın. İkisi de çok az yapışıklık hissi veriyor.

Lip inflation'ı yaz aylarında kullanmak çok zevkli, dudaklara serin bir his veriyor. Dudakları dolgun gösterme vaadi pek gerçekçi olmasada, kokusu ve verdiği his için yeniden alabileceğim bir gloss. Değişik renkleri de olmasına rağmen günlük kullanımda özellikle bu tarz nude glosslar tercihim.







18 saat nem veren glosun vaadi de gerçeğe yakın. 18 saat dudakta tutmadım ama gloss milleti arasında kalıcı olanlardan diyebilirim. Üstelik fotoğrafta belli olmasada içinde minik altın tanecikleri olması dudağı daha da bir güzel gösteriyor. Dudağımdan sildiğimde ise verdiği nemi hissedebildim ve çok hoşuma gitti.







Fiyat konusunda net bir fikrim yok çünkü yurtdışından aldım 2sini de lip inflation 6.95 Euro, lip treatment ise 9.95 Euro idi. TR'de de çok farklı olacağını düşünmüyorum.

Yine de dediğim gibi, gloss söz konusu olunca markaya değil renge bakarım

Hediye yağıyor :p

Yurtdışından gelen hediyeler amma makbuldür di mi?

Annem, K.Validem ve Sevgilim bana cici hediyeler aldılar kocaman öptüm 3ünü de

Bu incik boncuk cincık şeyleri çok seviyorum. Şipşirin olsun da nolursa olsun. Bi tornavida takımı gördüm geçenlerde tutma sapları fosforik gibiydi böyle fosfor yeşil ile sarı arası resmen bayıldım almamak için zor tuttum kendimi. Nolacak bizim bu halimiz :p



Bu takılığı k.validem aldı, artan halhal ve parmak yüzüğü sayımı görünce almış. Çok tatlı severek kullanıyorum.



Bu saati ben bi ara beğenmiştim annişkom ve nişanlım almışlar Calvin Klein saat modellerini çok beğeniyorum.

Bu şirin şeyi ve ayakkabı şeklindeki swarovski kolyeyi k.validem bana Londra'dan getirmiş. Zürafacık tv, monitör vb. temizlemek için kullanılıyor ve mis gibi limon kokuyor. Kolyenin içinde ve tabanında swarovski taşlar var.





Bu elbise askısı da hediye, keşke tüm askılar böyle olsa



Haftasonu bir tandığımızın bahçesine davetliydik, yeşil elma, bamya, börülce, domates, kırmızı elma, erik, şeftali, biber ve dut topladık. Ben sarı çiftçi çizmesi giydim işte bazı fotoğraflar. Keşke her şeyi dalından koparıp yeme fırsatımız olsa. O kadar lezzetliydi ki bu keyfi sizinle paylaşmak isterdim. Fotoğraflarla anlatmaya çalıştım :)





Bu siyah dönen (ama sizin göremediğiniz) objenin ucuna kurdele bağlanmıştı. Kuşların ürünlere zarar vermesini önlemek içinmiş.

Marks and Spencer Vücut Pudrası ve Losyonu

Kızlar bu postu günün bonusu olarak yazmak geldi içimden. Zira pek alışkın olmadığım bir ürünü denemek için aldım ve bayıldım...

Marks and Spencer losyonları Kıbrıs'ta çok meşhurdur herkesin evinde mutlaka envai çeşidi vardır. Özellikle annelerimiz çok beğenir ve kullanır. 1 ay önce alışverişe çıkmıştık bu losyonun kokusunu çok beğenmiştim. Şimdi net hatırlayamıyorum ama bi promosyon vardı ve biz bu pudrayı da aldık. Pudrayı biraz annemin zoruyla aldım. Hatta dedim ki " ...amaaaan anne hangi devirdeyiz ben pudra falan sürmem sen sürersin..."

Sonra bunları ben mi dedim? dedim :S



Halt etmişim. Pudrayı bitiricem bu gidişle :p Akşam banyosundan sonra vücuduma serpiyorum öyle müthiş ve kalıcı bir kokusu var ki inanamazsınız. Losyon napıyor derseniz, iyidir lavabonun yanında el losyonu olarak hayatına devam ediyor çünkü vücuda kullanamayacağınız kadar katı. Zaten el ve vücut losyonu :)

Haaa bu arada annem sürekli bir şekilde önyargılı hallerimi kafama vurup duruyor hem de her noktada. En son bi değişik yemek pişirdi, " iiiyk ben yemem dedim" o da ısrarla pudrayı hatırlattı. Neyse ben gururu yere vurmadım tabi ama kimsecikler mutfakta yokken bi tadına bakiim dedim (şeytan dürttü) yinem annem haklıydı yemek çok güzel olmuştu. Bu önyargılı haller öldürecek beni. Aslında insanlara karşı hiç önyargılı değilim bi de yemeklere karşı öyle olmasam süper olurdu :)

Diyeceğim şu ki;

Bu enstantaneden 2 sonuç çıkar...

1. Annelerin sözlerini dikkate almakta her zaman yarar var, yoksa güzel bir yemek veya bir ürün, olay kaçabilir
2. Önyargılarımızdan sıyrılıp kozmetik sektörü incilerine karşı önyargılı olmamakta da yarar var :)


Aslında tek sonuç çıkar

ANNELER HER ZAMAN HAKLIDIR (Seni seviyorum annişim)

Özetle,
Kızlar bi gün Marks and Spencer'e giderseniz bi deneyin beyaz şeftali ve badem kokusu çok güzel bi deneyim...

DipNot: Bu arada yaptığım tatilden 3-5 otel fotosu çekmiştim onla ilgili de bi post yapıcam önden bi kendi fotomu koyiim de avans olsun :)